HERGÜN BİR AYET BİR HADİS
●GÜNÜN AYETİ KERİMESİ
﴾56﴿Ben cinleri ve insanları, başka değil, sırf bana kulluk etsinler diye yarattım.
﴾57﴿Onlardan bir rızık istemiyorum, beni doyurmalarını da istiyor değilim.
﴾58﴿Şüphesiz rızkı veren, sarsılmaz gücün sahibi olan yalnızca Allah’tır.
( ZÂRİYÂT 56-58 )
♾♾♾♾♾♾
▪GÜNÜN HADİSİ ŞERİFİ▪
“Kulum, farz ibadetlerden daha sevimli bir şeyle bana yaklaşamaz. Nafile ibadetlerle de bana yaklaşmaya devam eder. Sonuçta ben onu severim. Sevince de onun işiten kulağı, gören gözü, tutan eli, yürüyen ayağı olurum. Benden istediğinde ona veririm. Bana sığındığında onu korurum.”
(Buhari, Rikâk, 38)
♾♾♾♾♾♾
"ESSELAMÜ ALEYKÜM”
Ayeti kerimelerde açıkca belirtildiği gibi, insanların ve cinlerin yaratılış amacı sadece Allah’a kulluk etmeleridir. Allah, insanı yalnızca kendisine kulluk etmesi için yaratmıştır. Kulluk, Cenâb-ı Hakkı tanımak, O'na gönülden bağlanmak, inanıp iyi işler yapmak demektir. Kul olmanın özü, Rabbimize severek ve isteyerek itaat etmek, ihlas ve samimiyetle ibadete sarılmaktır. Allah'u Teâla insanları Allah’a kulluk etmeye yatkın bir yapıda yaratmış ve onları buna yöneltecek yeteneklerle donatmıştır. Yani insanlar kulluk yapmaya muhtaç bir yapıda yaratılmıştır. Bu kulluk için insan zorlanmamış kendi iradesine serbest bırakılmış. İşte bu kulluk Allah'a yapılırsa sonu kurtuluş olur, Allah'tan başkasına yapılırsa sonu felaket olur. Rahmetli üstad Necip Fazıl, "Hakiki hürriyet, Hakka esaret ile olur" diyerek, Allah'a kul olmayanın tağuta esir (kul) olacağını söylemiştir.
Allah'a kulluk, ona olan imanı ibadete yansıtarak, onun emir ve yasalarına uymak, Cenâb-ı Hakkın sunduğu imkânlara, verdiği nimetlere şükretmekle ortaya konur. Kısaca Allah'a kul olmak demek, O'nun Rızasını kazanmak demektir.
Rabbimiz bizleri, kendi Rızası dogrultusunda hakkıyla kul olabilen kullarından eylesin.